Line Webtoon Translate Beta

He’s in the ladies’ parlor. I’d do it myself, but he’s impossible today.→ Kadınların olduğu salonda. Kendim gidip kontrol ederdim ama bugün fazla huysuz.

Miss, could you go see if Prince, my dog, is alright? → Bayan, Prince, köpeğim, iyi mi diye kontrol edebilir misiniz?

Dammit, I wanted to dance, but I can’t let her have Óliver if I want to collect my bounty. → Tüh, dans etmek istiyordum ama eğer ödüle ulaşmak istiyorsam onun Oliver'ı kapmasına izin veremem

With pleasure, sir.→ Büyük bir zevkle, bayım.

Since Mrs. Linnea is so eager to get rid of me, would you do me the honor, Miss Lucanor?→ Bayan Linnea benden kurtulma konusunda çok hevesli olduğuna göre, bana bu şerefi lütfeder misiniz, Bayan Lucanor?

But look, here is Mister Manrique. I’m sure he’ll gladly replace his cousin!→ Ama bak, Bay Manrique burada! Eminim seve seve kuzeni yerine sizinle dans edecektir!

That’s a pity, but Mister Galcerán promised all the waltzes to Miss Alvar, I’m afraid. → Ne yazık ki, Bay Galceran tüm valsler için Bayan Alvar'a söz verdi.

Oh, do you think that Mister Galcerán will be free for the next piece? It’s a very romantic waltz.→ O, Bay Galceran sonraki parça için müsait olur mu, ne dersin? Çok romantik bir vals parçası.

I hope it’s the talk of the newspapers tomorrow. → Umarım manşetlerde bu parti konuşulur yarın.

Mrs. Linnea, Mister Manrique, are you enjoying my humble party? → Bayan Linnea, Bay Manrique, bu mütevazı partimden keyif alıyor musunuz

Or a—→ Ya da-

Well, I wouldn’t mind dancing a mazurka… → Hmm, mazurka dansı yapmaya hayır demem...

Dance with me and imagine you’re wearing something different. Let me cheer you up.→ Dans et benimle ve farklı bir giydiğini hayal et. Seni neşelendireyim.

Come on, your dress is terrible, and everybody is staring at you, but who cares? → Hadi ama, elbisen berbat ve herkes sana bakıyor, ama kimin umrunda?

I’m not dancing because I don’t feel like it, that’s all.→ Dans etmiyorum, çünkü istemiyorum. Hepsi bu.

I’m not that vain, Mister Manrique. → O kadar banal biri değilim, Bay Manrique.

It’s just an ugly dress, there’s no need to drain the joy out of the room with that gloomy face.→ Bu sadece şık olmayan bir elbise, odadaki neşeyi asık suratınla yok etmene hiç gerek yok.

Adara Linnea, don’t you dare hide in a corner: go dancing. → Adara Linnea, sakın köşede saklanmaya tenezzül bile etme: git dans et.

I was afraid she would keep him to herself.→ Onun Oliver'ı kendine saklamasından endişeleniyordum.

Miss Lucanor is too busy attending her guests to pay much attention to Óliver. → Bayan Lucanor, Oliver'a dikkat etmek için misafirleriyle fazla meşgul.